1 Ekim 2014 Çarşamba

38 Kadın Örgütünden Kadın Vekillere "Tezkereye Hayır" Çağrısı

38 kadın örgütü kadın milletvekillerine Irak-Suriye tezkeresini onaylamama ve tampon ya da güvenlikli bölgeye karşı çıkma çağrısı yaptı.


38 kadın örgütü Irak-Suriye tezkeresi ile ilgili kadın milletvekillerine seslendi: ““Savaşta kadınların yaşadıklarını bilen, yerinde incelemiş olan bizler, kadınların savaşı körükleyecek siyasetlere geçit vermemeleri gerektiğinin farkındayız. Tezkereyi onaylamayın, tampon veya güvenlikli bölgeye karşı çıkın”.

Açıklamada sınır ötesi müdahalelerin yol açacağı sorunlara dikkat çekildi. Kadın örgütleri tampon bölge veya güvenlikli bölgenin insansız alanlarda uygulandığını ancak söz konusu bölgede Rojava’nın bulunduğunun altını çizdi.

Tezkere , tampon/güvenlikli bölge önerilerinin Türkiye’de çözüm süreci yaşanırken ortaya çıktığını vurgulayan kadınlar, barış çağrısında bulundu.

“Temsili demokrasinin aracıları olarak sizlerin, kritik bir kavşakta alacağınız tutum halkların geleceği konusunda kader tayin edici olacaktır ve tarihidir. Bu nedenle sizden isteğimiz barış çağrımıza kulak vermenizdir!”

Sonuç ne olacak?

Kadın örgütleri tezkerenin Türkiye askerin sınır ötesinde çarpışması anlamına geldiğini belirterek şu soruları yöneltti:

“Ancak bu çarpışma kime karşı olacaktır, bu belli midir?  Bu çarpışmanın ne gibi acılara, acıların ne gibi husumetlere, intikam duygularına yol açacağı düşünülmüş müdür?  Bu intikam duygularının hangi yeni IŞİD’leri doğuracağı tahmin edilmiş midir?

“Unutmamak gerekir: Sovyetler Birliği Afganistan’ı istila etti, Amerika müdahale etti, Taliban ve El Kaide doğdu; Amerika Irak’ı istila etti, IŞİD doğdu.”

Tampon bölge

Kadınlar tampon ve güvenlik bölgenin insansız alanda kurulduğunu, bunun da Rojava’daki insanların göçle karşı karşıya kalması anlamına geldiğine dikkat çekti:

“Bu da yüz binlerin göç ettirilmesi, daha fazla ölüm,  yoksulluk ve acı demektir.  Daha da fazla insanı yerinden yurdundan etmek, en iyi durumda bile istikrar değil, istikrarsızlık getirir.  Sivil halkın yaşamını geri dönülmez şekilde altüst etmektir.

“Unutmamak gerekir: İsrail, Filistin arazisine yerleşirken, dünyaya buraların boş topraklar olduğunu iddia etti.  Amerika Birleşik Devletleri, Amerika kıtasına boş diye on milyonlarca yerli halkı katletmiş, bunu da hiç olmamış gibi göstermeye çalıştı.  Avustralya ‘boş arazi’  diye İngiltere hapishanelerinde zorluk çıkaran mahkumlarını buraya gönderdi, sonrasında da Avustralya hükümeti yerli halkın çocuklarını zorla ellerinden alıp yerleşimcilere verdi.

“Bir ülkenin bazılarına göre boş olması, oranın boş olduğu anlamına gelmez. Aksine, bir bölgenin kan ve gözyaşı ile boşaltılması anlamına gelir. Milletlerin vicdanına nesiller boyu yüzleşilemeyen, hesabı verilemeyen katliamların sorumluluğunu yükler.”

Çözüm süreci

Kadın örgütleri tezkere, tampon/güvenlikli bölgenin Türkiye’de çözüm süreciyle aynı zamanda ortaya çıktığını vurguladı:

“Karşı tarafın iradesi yok sayılarak, kardeşlerinin, akrabalarının, yakınlarının yöreler boş sayılarak, barışın tek bir tarafın istekleri doğrultusunda yapılabileceği var sayılarak barış olmaz.

“Savaş gerçekten halkların iradesine kulak vermekle, acılarını dindirmekle, yerlerini yurtlarını iade etmekle biter.  Kadınlar savaşın bedellerini çok ağır şekilde ödediklerinden, savaşın bitmesini de en çok isteyenlerdir.  Kadınlar olarak savaşın bitmesi, kalıcı ve gerçek bir barışın tesisi için birlikte çalışmak dışında çaremiz yoktur.  İşte bu yüzden, ilk olarak, biz kadınlar hep birlikte tezkerenin ve tampon bölgenin karşısında durmak zorundayız.”

İmzacılar:

Barış için Kadın Girişimi; Amargi İzmir; ANKA LGBT; Ankara Feminist Kolektif; Ankara Kadın Platformu; Başak Kültür ve Sanat Vakfı; Bodrum Kadın Dayanışma Derneği; Bursa Koza Kadın Derneği; Demokratik Özgür Kadın Hareketi; Emek Partili kadınlar; GENEL-İŞ’den Kadınlar; Gökkuşağı Kadın Derneği; Halkevci Kadınlar; HDK-HDP Kadın Meclisleri; İmece Kadın Dayanışma Derneği ve İmece Ev İşçileri Sendikası; İnsan Hakları Derneği Kadın Komisyonu; İHD Ankara Şubesi Kadın Komisyonu; İstanbul Feminist Kolektif; İzmir Feminist Kolektif ; Filmmor Kadın Kooperatifi; KADAV’lı kadınlar; Kadın Emeği Kollektifi; Kadın Yazarlar Derneği; Kampüs Cadıları; KESK'li Kadınlar ; Özgür Genç Kadın; Sendikal Güç Birliği Platformu-Kadın Koordinasyonu; Sinop Kadın Platformu; Sosyalist Demokrasi Partisi'nden Kadınlar; Sosyalist Feminist Kolektif; Sosyalist Kadın Meclisleri; Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi Kadın Meclisi; Türk Tabibleri Birliği Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu; Vicdani Retçi Kadınlar; Yaşamevi Kadın Dayanışma Derneği; Yeni Demokrat Kadın; Yeşil Sol Kadınlar; 78liler Dernekleri Federasyonu'ndan Kadınlar.

Kaynak: Bianet