23 Aralık 2011 Cuma

Adliye önünde özgür basın eylemi

Özgür basın emekçileri, gözaltındaki gazeteci arkadaşları için iki gündür Vatan Emniyet Müdürlüğü önünde yaptıkları eylemlerini Beşiktaş Adliyesi önüne taşıdı. Gazetecilerin savcılık sorgusu sürerken dışarıda basın açıklaması yapıldı.


"KCK Operasyonu" adı altında gözaltına alınan basın emekçileri için arkadaşları tarafından gözaltı süresince Vatan Emniyet Müdürlüğü önünde tutulan nöbet, adliye önüne taşındı. Adliye önünde "Özgür basın susturulamaz", "Susma, haykır, özgür basın haktır", "İçeride, dışarıda hücreleri parçala", "Özgür Gündem susturulamaz" sloganlarıyla arkadaşlarını bekleyen basın emekçileri, savcılık sorgusu sürerken basın açıklaması yaptı.

Dicle Haber Ajansı (DİHA), Etkin Haber Ajansı (ETHA), Özgür Gündem Gazetesi, Atılım Gazetesi, Özgür Radyo, Mücadele Birliği Dergisi, Kızıl Bayrak Gazetesi, Halkın Günlüğü Gazetesi, Özgür Gelecek Gazetesi, Yarın Gazetesi, Emeğin Dünyası Gazetesi, Alınteri Gazetesi, Sendika.org ve Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu'nda çalışanların düzenlediği eylemde ETHA editörü Nadiye Gürbüz bir açıklama yaptı.

'OPERASYON HÜKÜMET PLANI'

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın "KCK operasyonlarının hepsi koordinasyon içinde tartışılmış, kararlaştırılmış, planlanmış ve yürütülmektedir" sözlerini hatırlatan Gürbüz, şöyle konuştu:

"Bu gözaltı ve tutuklamaların hiçbir hukuki tarafı yok. Düzmece iddialarla 'hukuki kılıf' uydurulmaya çalışılan bu son gözaltı dalgası da bir kez daha göstermiştir ki, emekçi halkın gerçekleri öğrenmesinin önüne geçilmeye çalışılıyor. Özgürlük ve demokrasi isteyenlerin, bu istemlerin sesini yansıtanların susturulmak istendiği açık. Gazete bürolarının bombalanmasından çalışanlarının katledilmesine, gazetelerin yasaklanmasından para cezalarına kadar Kürt basınına ve devrimci, sosyalist basına, özgür basına yönelik saldırının türlü yöntemleri uygulanıyor. Ancak, bugüne kadar alamadıkları gibi, bundan sonra hiçbir sonuç alamayacaklar."

"Basın özgürlüğü, muhalif, devrimci, sosyalist basının özgürlüğü kadardır" diye Gürbüz, özgür, devrimci sosyalist basının susturulduğu yerde, toplumsal vicdanların da karartılacağını söyledi.

Gürbüz, "Toplum vicdanının karartılmasına izin vermedik, vermeyeceğiz" dedi ve ekledi: "Basın özgürlüğüne kast eden Terörle Mücadele Yasası bir an önce kaldırılsın, tutuklama mekanizması olarak kurulan Özel Yetkili Mahkemeler dağıtılsın."

Kaynak: ETHA